-BURDURWEB ÖZEL-
Fraud Audit Corparation (FAC) , kurulduğu günden bu yana ülkemizde verdiği hizmetlerle işletmelerin var olan sistemlerine çeşitli açılardan müdahale ederek, daha iyiye gitmelerini sağlayabilmek amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Bağımsız Denetçi ve S.M. Mali Müşavir Salih ŞİMŞEK’e göre özellikle hile riski yönetimini başarıyla yürütenler, maddi zararlarını azaltmakta, dolayısıyla bu maliyetlerine yansımamakta, işletme içinde ve dışında itibar değeri zedelenmemekte, çalışanlar arasında manevi değerleri üst düzeyde tutabilmektedirler. Bu kapsamda işin uzmanı Salih Şimşek ile söyleşide bulunduk.
Kısaca sizi tanıyabilir miyiz
23 Haziran 1976 tarihinde Burdur’un Bucak ilçesinde doğdum. İlkokulu Bucak Hürriyet ilkokulunda, orta ve lise öğrenimimi Bucak Ticaret Meslek Lisesi’nde tamamladım. Süleyman Demirel Üniversitesi Bucak Hikmet Tolunay Meslek Yüksek Okulu Bilgisayarlı Muhasebe ve Vergi Uygulamaları bölümünü ve Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesinin İşletme bölümünde lisans eğitimimi tamamladım. 2016 yılında MAKÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Bölümünde Yüksek Lisans yaptım. 1988 yılından beri aktif olarak muhasebe mesleğinin her aşamasında muhasebe bürosunda staj yaparak deneyim kazandım. 2001 yılında Serbest Muhasebecilik Ruhsatını alarak büro faaliyetine başladım. 2008 yılında Serbest Muhasebeci Müşavirlik Ruhsatını aldım. Halen Serbest Muhasebeci Mali Müşavir olarak büro faaliyetine devam etmekteyim. 2014 yılından Kamu Gözetim Kurumu tarafından Bağımsız Denetçilik ruhsatımı aldım. 2013 yılının Şubat ayından itibaren Türkiye’nin ilk aktif hile denetimi şirketi olan FAC Uluslararası Hile Denetim ve Danışmanlık Hizm. A.Ş.’nin Akdeniz Bölge Temsilcisi olarak şirketlere danışmanlık hizmeti vermekteyim. Burdur SMMM Odamızda Yönetim Kurulunda Koordinatör üyeliği ve şu an Başkan Yardımcılığı görevini yapmaktayım.
FAC hangi amaçla kuruldu? Kuruluşundan bu yana gelinen süreci ve FAC çatısı altında verdiğiniz hizmetlerden bahseder misiniz?
Gerek ülkemizin gerekse dünyanın yaşamış olduğu hızlı değişimler birçok yeni ihtiyacın doğmasına ve birçok unsurun değişmesine, şekillenmesine, gelişmesine se-bep olmuştur. Biz FAC ailesi ola-rak değişimlerin yarattığı mesleki değişimlerin ve yeniliklerin ancak bir ekiple üstesinden gelineceğine inanıyoruz.
Bu sebeple özellikle şirketlerin ve aslında bireylerin en önemli ihtiyacı maalesef sosyo-kültürel değişimlerin yarattığı etik değerlerin zedelenmesi sonucu güven ihtiyacıdır.
FAC ailesi olarak oluşan bu eksikliği makul güvence yaratarak üst düzey eğitmen kadromuz, tüm Türkiye ve Türkiye sınırları dışındaki bölge ve il temsilcilerimiz- le doldurmak, bu alanda hizmet vermek amacıyla ülkemizdeki ilk aktif hile denetimi alanındaki şirket olarak yola çıktık.
Fraud Audit Corporition olarak hizmet verdiğimiz ana konular;
• İşletmelerin iç kontrol sistemlerini incelemek, analiz etmek, değerlendirmek ve risk bazlı durumunu ortaya koymak,
• Ortaya çıkan bulgulara göre iç kontrol sistemini revize etmek,
• İşletmelere ERP danışmanlığı vermek. Bu amaçla var olan ERP programının canlıya geçiş sürecinde işletme ve danışman firma ekipleri arasında her türlü koordinasyonu sağlayarak işlerin verimli olmasını ve amaca ulaşmasını sağlamaya destek olmak,
• İşletmelerde hile ve yolsuzluk riskini ölçmek, analiz etmek ve değerlendirmek,
• İşletmelerde proaktif veya reaktif hile incelemesi yapmak,
• İşletmelere dışarıdan iç denetim hizmeti vermek,
• Tepe yönetimlerine performans odaklı bir yönetim sistemleri kurmak
İşletmelerin kara deliği ‘HİLE’ nedir?
İşletmelerde yoğun bir biçimde yapılan çalışan hilelerinin, yolsuzlukların ve finansal tablo hilelerinin vahametini anlatmak amacıyla kullanılan bir sözdür. Günümüz işletmelerinde sayılan bu konular çoğu çözülememiş, dibi görünmeyen bi-rer kara deliktir.
Çalışanlar neden hile yapar? Hile yapanların karakteristik özellikleri nelerdir?
Hile bir suç olarak kabul edilmektedir. İşletme çalışanları çok çeşitli nedenlerle hile yapmak durumunda kalmaktadırlar. Ancak toparlamaya çalışırsak, bu nedenleri üç ana başlık altında açıklayabiliriz:
• Mali içerikli baskılar,
• Kötü alışkanlıklardan doğan baskılar,
• İşle ilgili baskılar,
Dünyada uzun yıllardan beri yapılan araştırmalar ile bir hilekâr profili oluşturma noktasında ortak noktalara gelinmiştir. Tabi ki bu çok uzun bir konudur. Birçok disiplini içinde barındırır. Ancak temel bir profilleme yaparsak özetle bir hilekârda ağırlıklı olarak rastlanan özellikleri aşağıda sıralayabiliriz:
• Erkek ağırlıklı,
• Evli,
• İyi eğitimli(küçük tutarlı hileler haricinde),
• Zekâ düzeyi yüksek,
• Egosu yüksek,
• Risk almayı seven,
• Ağırlıklı 35-55 yaş arası,
• Konulara aşırı ilgili,
• Kurallara uymayı sevmeyen,
• İşe çok erken gelip, geç giden, yıllarca izin yapmadan çalışan,
• İyi yaşamayı ve bol para harcamayı seven gibi.
Tabi ki yukarıdaki özellikleri taşıyan her çalışanın hilekâr ola-cağı gibi bir iddia bulunmamaktadır. Yapılan araştırmalarda ve ortaya çıkan bulgularda yukarıda sayılan özellikleri taşıyanlarda hile eylemi daha çok görülmektedir.
Hilelerin süresi ve şirkete verdiği maddi ve manevi zararlar nelerdir?
Hilelerin ortaya çıkartılması süresi dünya ortalamasında 17-18 aydır. Bu süreler hile türüne göre değişmektedir. Ancak genel olarak bu sürelerin tamamının uzun süreler olduğunu söyleyebiliriz.
Yapılan hilelerin işletmelere çok ciddi maddi ve manevi zararları bulunmaktadır. Bu üzerinde tartışılacak bir konu olmaktan çıkmıştır. Maddi zarara geçmeden, ölçülemeyen ancak oldukça hasarlar ve-ren hilenin manevi zarar boyutu vardır. Bu çok önemlidir ve doğal olarak ölçülmesi çok zordur. Ancak birçok işletmede moral üzerinde çok yıkıcı etkiler yapmaktadır.
Hileyi yönetebilen şirketlerin ortak özellikleri nelerdir? Kuruluşların kurumsal devamlılığı ve itibarını ar- tırarak, sürdürülebilir büyüme hedeflerine ulaşabilmelerinde hile yönetimi kuruluşlara ne tür faydalar sağlamaktadır?
• İşletmelerinde hile yapılabileceğini kabul edip, aksiyon alanlar,
• İç kontrol sistemlerinin sağlıklı bir şekilde işlemesini sağlayanlar. ERP programları kullananlar, süreç ve işlemlerini manuellikten otomasyona taşıyanlar, önleyici ve ortaya çıkartıcı kontrolleri sisteme taşıyanlar.
• Çalışanlarına hile konusunda farkındalık eğitimleri verenler,
• İhbar hattı kuranlar,
• Etik kurallara bir bütün olarak önem verenler,
• Hile bir zarar kalemidir. Tüm işletmeye ve dolayısıyla tüm işletme ilgililerine maddi ve manevi zarar vermektedir. İlerleyen aşamalarda işletmenin yaşamını sürdürmesini etkileyebilmektedir.
• Özellikle hile riski yönetimini başarıyla yürütenler, maddi zararlarını azaltmakta, dolayısıyla bu maliyetlerine yansımamakta, işletme içinde ve dışında itibar değeri zedelenmemekte, çalışanlar arasında manevi değerleri üst düzeyde tutabilmektedirler. Unutulmaması gereken önemli bir şey vardır. İşletmede hile yapan bir çalışan yakalanmaz ve gerekli ceza verilmezse bunu bilen diğer çalışanlar da hileye yatkın duruma gelebilmektedir.