Türkiye Esnaf Haber Dergisi ve Türkiye Esnaf Radyosu tarafından düzenlenen yılın esnaf oskarları ödüllerinde “Yılın Esnaf Dostu Valisi” seçilen Vali Şerif Yılmaz’a ödülü takdim edildi.
Grand Özeren Otelde düzenlenen ödül törenine Vali Şerif Yılmaz başta olmak üzere MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, Vali Yardımcıları Hayri Sandıkçı, Ali Nazım Balcıoğlu, Mehmet Yıldız, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Servet Olpak, daire müdürleri, oda başkanları ve esnaflar katıldı.
Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birliği tarafından organize edilen ödül töreninde Başkan Recep Kalkan ve Vali Şerif Yılmaz konuşma yaptılar. Türkiye Esnaf Haber Dergisi ve Esnaf Radyosu’nun geleneksel düzenlediği Esnaf Oskar Ödüllerinde en fazla oyu alarak Yılın Esnaf Dostu Valisi kategorisinde ödül alan Valimize, bu ödülü Burdur’a kazandırdığı için teşekkür ediyoruz diyen Başkan Kalkan her zaman yanlarında olan ve desteklerini hissettiğimiz Valimizin Burdur esnafının yanında olmaya devam edeceğine yürekten inandığını belirterek aldığı ödül dolayısıyla Burdur esnafı adına kendisini kutladığını belirtti.
Konuşmaların ardından programın devamında ödül törenine geçildi. Türkiye Esnaf Haber Dergisi ve Türkiye Esnaf Radyosu Yönetim Kurulu adına Cevat Önge’nin katıldığı törende, Önge bu yıl 17’incisini düzenledikleri Türkiye Esnaf Oskarları ödülü kapsamında ilk kez gerçekleştirilen Türkiye’de Esnaf Dostu Valisi kim olmalı anketine katılan toplam 9 bin 746 esnaf ve sanatkarlardan 4 bin 803’ünün oyunu alan Vali Şerif Yılmaz “Yılın Esnaf Dostu Valisi” seçildiğini belirtti. Bu kategoride ilk defa bir ödül verdiklerini belirten Önge adayda belirlemediklerini söyledi. Yapılan ankette en fazla oyu Burdur Valisi Şerif Yılmaz’ın aldığını ifade etti. Ahilik kültürü gereği diğer oy alan Valilerimizi açıklamayacağını belirten Önge, daha önceden Kütahya’dan tanıdığımız Esnaf Dostu Valimizi kutladığını sözlerine ekledi.
Önge’nin konuşmasının ardından “Yılın Esnaf Dostu Valisi” seçilen Vali Yılmaz’a ödülü Başkan Kalkan tarafından takdim edildi. Ödülü aldıktan sonra kısa bir konuşma yapan Vali Yılmaz, “makam ve mevkiler gelip geçicidir önemli olan gök kubbede hoş bir seda bırakmaktır” diyerek beni bu ödüle layık gören esnaflara, Türkiye Esnaf Haber Dergisi ve Esnaf Radyosuna tekrar teşekkür ediyorum.” dedi
Programda ayrıca Burdur’dan Türkiye de en başarılı “ilçe” Şoförler ve Nakliyeciler Odası ve Başkanı seçilen Gölhisar Oda Başkanı Yusuf Asyavuz’a Vali Yılmaz tarafından ödülü takdim edildi. Program hatıra fotoğrafı çekilmesiyle sona erdi.
Vali Yılmaz ödül töreni öncesi yapığı konuşmada bizim inancımızda şu var, “İyilik Yap Denize At Balık Bilmezse Halik Bilir” hamdolsun Halikte biliyor balıkta biliyor diyerek oy veren vermeyen tüm esnafa teşekkür etti.
“Esnaf ve sanatkarlarımızın oy kullandıkları bir anketle böyle bir ödüle layık görülmemden dolayı bize oy verme teveccühünde bulunan tüm esnafımıza teşekkür ediyorum diyerek konuşmasına devam eden Vali Yılmaz; “Bugüne tevafuk olmuştu öğleyin bir esnafımızın yeni iş yerinin açılışını yaptık, orada da ifade ettim. Tuhafiye dükkanıydı, Kaymakamlığa başlamadan önce liseyi bitirdiğim yıllarda iki yerde çalıştım. İkisi de tuhafiye üzerineydi. Benim bugünlere gelmemde onların da belki çok büyük katkısı oldu. Çünkü çalışıp kazandığım parayla hamdolsun buralara geldik.
Tabi biz işimiz gereği hep söylüyoruz. Sorumluluk alanı içerisinde olan bütün insanların mesuliyeti omzumuzda, esnaflarımızda bunlardan bir tanesi. Esnafımızın özelliği şu kendi kişisel çalışmasıyla ve tırnaklarıyla bir yere gelen ticaret erbabları. Biz biraz daha zor olanların ve zoru başaranların yanında olmaya çalışıyoruz. Onun içinde her daim kendimizi onlarla beraber görüyoruz, yanlarında olmaya çalışıyoruz. Bütün arkadaşlarımızla beraber esnafımızın yanlarında olmaya gayret gösteriyoruz. Ben burada bu ödülü almışsam burada Vali Yardımcısı arkadaşlarımız, müdür arkadaşlarımız ile beraber gerçekleştirdiğimiz başarıyla bunu yakalamışızdır diye düşünüyorum. Arkadaşlarımız sağ olsunlar. Genel itibariyle canla başla gerçekten bu millete hizmet etmenin şevkiyle aşkıyla çalışıyorlar. Belki ben bu ödülü onların adına alıyorum.
Tabi Burdur’a geldiğimizde çok önceden başlayan kermeslerle ilgili bir süreç yaşadık. Buraya gelmezden önce Kütahya’da çalıştığım dönemde de yaşamıştım. Burada kermeslerle ilgili aldığımız kararın en büyük birinci sebebi terörün finans kaynağını bitirmekti. İkincisi de esnafın haklarını korumaktı. Hep örneğini veriyorum, esnafımız sabahtan dükkanını açıyor, akşama kadar oradan çoluk çocuğuna helal rızık götürmek için çalışıyor mesaisini harcıyor. Akşam eve çoluk çocuğuna bir lokma ekmek götürmek için çalışıyorlar.
Sanatkarlarımız geleneksel olarak sanatlarını devam ettirmeye çalışıyorsa hayatta kalma şansları yok. Bugün semerci ustamız kalmadı. Çünkü semer kullanılmıyor. Nalbant kalmadı aşağı yukarı. Çünkü otomobillerin lastikleri var artık. Semer yerine artık araçların koltuklarını yapıyoruz. Esnaflarımızın hayatını devam ettirebilmesi bu dönüşümü sağlamak zorundalar. Bunun içinde fedakarlık yapıyorlar. Bu kadar emek veriyorlar, sermaye harcıyorlar. Biriside bu kadar emeğin yanında çıkıyor, bir ay sürecek olan kermes adı altında ticaret yapıyor. Bu haksız rekabete dur demek benim hem vicdani, hem hukuken görevim. Çünkü esnafın hakkı nasıl korunacaksa, ticaret erbabının vatandaşın, çocuğumuzun hakları nasıl korunacaksa her konuda olduğu gibi aynı şekilde, aynı duyarlılıkta korumak zorundayım, korumak mecburiyetindeyim. O nedenle böyle bir karar aldık gerçekten karar doğru bir karardı, onu da söyleyeyim.
Türkiye deki toplumsal bir takım baskın guruplar bunu çok rahat kullanıyorlar. Ama biz hak bildiğimiz yoldan çok şükür bu zamana kadar hiçbir zaman ayılmadık. Doğru neyse yapmaya çalıştık. Bunu da yaptık başardık. Çok şükür geçen yıl başkanımızla oda olarak beraber hareket ettik. Neticede bu şekilde uygulamaya son verdik. Bundan sonra da devam eder inşallah. Buradaki amacımız, derneklerin veya sivil toplum örgütlerinin bitirilmesi değildir. Buradaki amaç derneklerin veya sivil toplum örgütlerinin yapmış oldukları iş ve işlemlerde kanuna uygun hareket etmesi birinci önceliğimiz. İkincisi de şeffaf olunması. Şeffaflık nasıl olacak. Kermeste satılan ürünün makbuzu kesilmesi gerekiyor. Kermesten alışveriş yapıldıktan sonra paranın karşılığında makbuz kesilmiyor ise dernek gelir makbuzudur, fatura değildir, makbuz kesilmiyor ise o paranın nereye gittiğini ben bilemiyorum. Çünkü netice itibariyle derneklerimizin kermes sonucunda bize verdikleri gelir beyanları var. O beyanları akşam oturup kafasına göre dolduruyorsa, nasıl daha önce bu paralar FETÖ tarafından Amerika’daki seçim kampanyasında bazı kişileri desteklemek için kullandıysa veya bugün o kampanyada destekledikleri Türkiye aleyhine bugün karar mekanizmasını oluşturuyorsa, bunun faturasını ödedik, hala ödüyoruz. Çünkü Avrupa’da kiler verilen besleme paralar ile Türkiye aleyhine hala bu faaliyeti yürütüyorlar.
Biz açık bir şekilde şeffaf bir şekilde Derneklerin faaliyeti çerçevesinde bu kermesler yapılsın dedik. Ben bu konuda yanımızda yer aldıkları için esnaflarımıza gerçekten teşekkür ediyorum. Ben böyle bir ödül vesilesiyle de bunu da tekrar hatırlatmak istedim. Bize oy veren vermeyen herkese bu vesileyle teşekkür ediyorum. Diyerek konuşmasını tamamladı.