Burdur’da 24 Haziran günü ülke olarak seçim heyecanı yaşayacağız. Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimleri aynı gün yapılacak. Bu da çifte heyecanı bizlere yaşatıyor.
24 Haziran günü Türkiye 13. Cumhurbaşkanını seçmekle birlikte, Cumhurbaşkanlığı sistemini de fiilen ve resmen geçiş yapmış olacak.
Türkiye, 16 Nisan Referandumu öncesinde iktidarıyla, ana muhalefetiyle ve muhaletefetiyle günlerce Cumhurbaşkanlığı sistemini enine ve boyuna tartıştı. Liderler ve partilerin yetkili isimleri gazete, tv, internet ortamlarında sistemi avantajlı ve dezavantajlı yönlerini anlatarak sistem hakkında halkı bilgilendirdi. Sonuç olarak 16 Nisan 2017 tarihinde yeni sistem çoğunluk sağlanarak onaylandı.
Türkiye, 2019’da yapılacak genel seçimlere odaklanmaya başlamışken, bir anda erken seçim kararıyla karşı karşıya kaldı ve ülke olarak seçim atmosferinde kendimizi bulduk.
24 Haziran günü partili Cumhurbaşkanını seçeceğiz. Önümüzdeki süreçteki temennimiz yeni sistemin ülkemizde sorunsuz işlemesi.
Bu seçimde Cumhurbaşkanının yanı sıra yeni sistemin getirdiği ve 600 milletvekilinden oluşan Yasama Organını seçeceğiz. Yine yasalar, kanunlar mecliste konuşulup, tartışılıp, kanunlaştırılacak. Bu noktada seçim barajını aşan partilerin milletvekilleri mecliste yetki sahibi olacak ve kendi seçmenini temsil edecek.
Meclis yapısını şimdiden ön gördüğümüzde Cumhur ve Millet İttifakı ile seçimlere giren 5 parti yüzde yüz mecliste yerini şimdiden garantilemiş durumda. Keza her iki ittifakta yüzde 10 barajını geçebilecek güçte. İttifaktaki partilerin kaç milletvekili çıkaracağı ise 24 Haziran gecesi netleşecek. İttifaklar arasında önemli olan 300 milletvekilinin üzerine hangi ittifakın çıkacağı. Keza 301’i bulan ittifak, kanunları çıkarma yeterliliğine sahip olacak.
Sonuç olarak 24 Haziran 2018 Pazar günü Türkiye seçime girecek. Aslolan, “kimin kaç oy aldığı? Kim milletvekili olduğu?” Değil, aslolan Türkiye Cumhuriyeti’nin 25 Hazirandan itibaren, ekonomisiyle, siyasetiyle aylardır devam eden gerginliğinin gevşeyip gevşemeyeceği. Çünkü ekonominin gidişatı hepimizce malumumuz, ülkenin kutuplaşmış yapısının bir an evvel dağılması, siyasetin neden olduğu toplumsal gerginliğin yerini bir an evvel huzurun alması hepimizin hayrınadır.
25 Hazirandan itibaren artık Türkiye yeni bir güne uyanacak. Bu yeni gün geçmişten çıkaracağımız derslerin fiilen uygulandığı bir dönemin başlangıcı olmalı. Artık Türkiye son dönemde çok sık rastladığımız seçimlerin konuşulmadığı, istikrarın boy gösterdiği bir dönem olmalıdır. Artık Türkiye, ülkemizin iç ve dış mihrapların yol açtığı hem güvenlik hem de ekonomik saldırılara karşı daha tedbirli, daha hazır ve daha da dirençli olduğu bir dönem olmalı. Artık Türkiye birlikte bir olmalı.
Bu vesile ile tüm okurlarımın ve İslam Aleminin mübarek Ramazan Bayramı’nı kutlar, 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerimizin memleketimize, milletimize ve devletimize hayırlı olmasını temenni ediyorum.
