CHP Burdur Milletvekili Mehmet Göker tarım ve hayvancılık sektörüyle ilgili bir değerlendirme açıklamasında bulundu.Açıklamasında COVİD-19 salgını süreci ve salgın sonrası tarım ve hayvancılık sektörüyle ilgili neler yapılması gerektiği ile ilgili değerlendirmede bulundu.
İŞTE O AÇIKLAMA
Dünyada pek çok ülkenin etkilendiği COVİD-19 salgınından sonra, tarımda kendi kendine yetebilmenin ve yerli üretim yapabilmenin ne kadar hayati bir önem arz ettiği daha net anlaşılmıştır. Salgın nedeniyle ülkemizin hangi alanlarda sıkıntılı olduğu açık bir biçimde görünmüş, başta tarım ve gıda güvenliği olmak üzere dışa ne kadar bağımlı olduğumuz ortaya çıkmış ve tüm ülkeler bu alanda durumlarını gözden geçirmeye yönlenmiştir.
Söz konusu bu aşamada ülkeler içine kapanmış ve iç piyasalarının gıda güvenliği açısından bazı tedbirler almışlardır. Avrupa ülkelerinin büyük çoğunluğu tarım ve hayvancılık ürünlerinin ihracatına kısıtlamalar getirmiş ve belli ürünlerin ihracatını durdurmuştur.
Hükümet bu aşamada tarım ve hayvancılığın desteklenmesine yönelik bazı adımlar atmıştır. Son olarak Çiftçilerin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerinden aldığı hazine destekli kredilerin Mayıs ve Haziran’da ödenmesi gereken taksitlerinin faizsiz olarak 6 ay ertelenecek olması olumludur ancak yeterli değildir.
Tarım ve Hayvancılığın “Stratejik Sektör” olarak ilan edilmesi ve bu kapsamda tarım ve hayvancılığımızın, gıda güvenliğinin sağlanması ve gıdada dışa bağımlılığın ortadan kaldırılması açısından bazı tedbirlerin alınması gerekmektedir.
Tarım kapsamında;
- Yerli üretim desteklenmeli ve tarımın üstünden devletin yükü acilen kaldırılmalıdır.
- Üreticilere tohum, fide, ilaç, gübre, mazot vb. aşamalarda geri ödemesiz ve faizsiz teşvik sağlanmalıdır.
- Mazot, elektrik ve sulama bedelleri üzerinden alınan vergiler sıfırlanmalıdır.
- Tarımsal destek ödemeleri kesinti yapılmaksızın ve geciktirilmeden ödenmelidir.
Hayvancılık kapsamında;
- Tarımda olduğu gibi hayvancılıkta da yerli üretim desteklenmeli ve acil eylem planı bir an önce açıklanmalıdır.
- Her türlü hayvan ithalatı yasaklanmalı ve yerli üreticiyi korumak açısından belli miktarlarda Gümrük Vergisi konmalıdır.
- Hayvancılığın en büyük sorunu olan Et-Süt-Yem paritesi belli kurallara bağlanmalı ve bu konuda bir mevzuat oluşturulmalıdır.
Bu bağlamda, tarımla ve hayvancılıkla uğraşan üreticilerimizin her şartta desteklenmesi hayati derecede önem taşımaktadır. Tarımla ve hayvancılıkla ilgili olarak yeni bir dünya düzeni kurulmaya çalışılmaktadır. Bu itibarla geçmişten ders alınmalı ve bundan sonrası için neler yapılması gerektiği konusunda toplumun her kesiminin ortak bir çözüm noktasında düşüncelerini paylaşması, doğru politikalar oluşturması için yararlı olacaktır.
2019 yılında 9,8 milyon ton buğday ithalatında 2,3 milyar dolar ödeyerek dünya buğday ithalatında birinci olduk ve rekor kırdık. Yine 18 Nisan tarihli Resmi Gazetede yayınlanan kararlara göre Türkiye, 1 milyon ton buğday, 700 bin ton arpa, 700 bin ton mısır, 100 bin ton pirinç, 100 bin ton kuru baklagiller ithal edebilecektir.
Öte yandan 2020 yılının Ocak ve Şubat aylarında sadece 9 ürünün ithalatına 899 milyon dolar para ödenmesi Türk çiftçisinin canını yakmaktadır.