TÜİK ‘ in yayınladığı son veriler ne yazık ki yine gerçeği değil sarayın arzuladığı rakamları yansıtıyor. TÜRKİYE de işsiz ordusu büyürken TÜİK şaka gibi MART 2020 DE işsizliğin % 14.1 den %13.2 ye gerilediğini, işsiz sayısının 573.000(beşyüzyetmişüçbin) kişi azaldığını açıkladı. Şaka gibi diyoruz çünkü hesap ortada: Geçen seneden bu yana 1.600.000(birmilyonaltıyüzbin) kişi istihdam kaybı ile işsiz kaldı. Üstüne üstlük çalışabilecek yaş grubuna tam 1.000.000(birmilyon) kişi eklendi. Hem nüfus artarken hem iş imkanlarının azalması ve bu ortamda İŞSİZ SAYISI AZALDI açıklaması anca bu hükümet tarafından başarılabilirdi zaten. GERÇİ şu konuya da değinmek lazım iş umudunu kaybetmiş ve iş aramaktan vaz geçen kişi TÜİK’ e göre işsiz sayılmıyor. Bu sayı da 3.800.000(üçmilyonsekizyüzbin) kişi. Bu kişilerin sayıya eklenmesi durumunda gerçek işsiz sayısı 8 milyona ulaşıyor. İşsizlik oranı da bu sayılarla MART 2020 de %23.1 oluyor.
MİLLET İTTİFAKI İKTİDARI İŞSİZLİĞE ÇÖZÜM OLACAK
Millet ittifakı iktidarında TÜRKİYE üretime geçecek. Büyük şehirlerde ki işsiz olan köyünden göçmüş genç nüfus verilecek teşviklerle köyünde bilinçli üretime sevk edilmeye davet edilecek.Üretici mahsulünü satma derdine düşmeyecek, DEVLET garantisi üreticiye verilecek.TÜRKİYE’ nin dört bir yanına bölgenin iklim koşullarına uygun üretim yapacak FABRİKALAR AÇILACAK. Açılan fabrikalar o bölgenin işsizlerinin ekmek kapısı olacak.
HÜKÜMETİN GÖZÜ ŞİMDİ İŞÇİNİN KIDEM TAZMİNATINDA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün yaptığı kabine toplantısı sonrasında dile getirdiği “Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi”nin (TES) içerisinde kıdem tazminatının fona dönüştürülmesi de yer alıyor.
AKP hükümetinin tüm emekçilerin güvencesiz ve kuralsız çalıştırılmasını istiyor fakat emekçilere Tazminatın kaldırılmasının iş güvencesini ortadan kaldıracağına dikkat çekmek istiyoruz. İktidar işçinin her türlü hakkını bir yük olarak görüyor. Sermeye lehine işçinin kazanımı, hakları ayaklar altına alınmak isteniyor. Türkiye’de uzun bir süredir devam eden ekonomik krizle işçiler daha da yoksullaşıyor. Koronavirüs salgınına karşı önlemler alması gereken hükümet, bunun yerine işçi ve emekçilerin kazanımlarını yok etmek için art arda yeni düzenlemeler ile uğraşıyor. İşçilerin kıdem tazminatı kırmızı çizgimizdir. Geleceğimiz için mücadele etmek ahlaki, sınıfsal bir görevdir. Bu görevi sonuna kadar yerine getireceğiz ve elbette biz kazanacağız.
