BTB Başkanı Gündüzalp: Ürün fiyatları, girdi maliyetlerini karşılamıyor!
Burdur Ticaret Borsası (BTB) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Gündüzalp, gıda fiyatlarındaki anormal artışı, tarımsal üretim planlamasının olmayışına ve dolasıyla artarak devam eden ithalata bağladı. Yıllardan beri süregelen içi boş politika ve dışa bağımlı girdi maliyetlerindeki artışla, çiftçinin özellikle son 3 yıldır üretemez hale geldiğini aktaran Gündüzalp, “Tarımın paydaşlarıyla toplanıp, acilen tarımsal üretim planı yapılması şart. Özellikle içinde bulunduğumuz dönemde, ithalat değil, üreticimiz desteklenmeli” dedi.
Birçok ülkeyi geride bırakan coğrafyası ve arazi varlığı ile tarım ve gıda da söz sahibi olabilecek Türkiye’nin, halen daha elle tutulur bir tarım politikasın olmayışına dikkat çeken Gündüzalp, “Ülkemizdeki tarım politikası, tarımın paydaşları tarafından değil, bazı tekeller tarafından belirleniyor. Tarımda kronik halen hale gelen sorunlar çözülmeden gıda fiyatları ve girdi maliyetleri düşmez, enflasyon da çözülemez. Türkiye, hepimizin bildiği gibi ham madde konusunda dışa bağımlı bir ülke. Mazot, elektrik, gübre ve ilaçlar, bu maliyetleri daha arttırıyor. Son bir yılda yüzde 80 civarında artış gösteren gübre, hem üreticimizi hem de elde edilecek ürünümüzü tehlikeye düşürüyor. Zincirleme devam eden bu sorunlar, tarımsal üretimi çıkmaza götürüyor” şeklinde konuştu.
Çiftçinin en çok kullandığı 5 gübre çeşidinde, son 1 yıldaki fiyat artışının yüzde 53 ila yüzde 87 arasında değiştiğini ifade eden Gündüzalp, “20 Ocak 2020 tarihinde 1,650 TL/ton seviyesindeki ÜRE gübresi, 21 Ocak 2021 itibariyle yüzde 82 artarak bugün 3 bin lira düzeyinde seyrediyor. Geçen yıl 950 TL civarında olan amonyum sülfat fiyatları ise yüzde 74’lük bir artışla şimdilerde 1,650 TL seviyesine çıktı. DAP gübresinde ise son 1 yılda yüzde 87’lik bir fiyat artışı yaşandı ve 1,850 TL düzeyindeki ton başına fiyatlar, 3,450 TL’ye kadar yükseldi. 15-15-15 taban gübresinde de önemli fiyat artışları oldu. Geçen yıl 1,700 TL seviyesindeki fiyatlar son 1 yılda yüzde 53 artarak 2,600 TL’ye kadar dayandı. 20-20 taban gübresinde de tablo çok farklı değil. Geçen yılın başlarında 1,580 TL düzeyindeki 20-20 taban gübresinin, fiyatı son 1 yılda yüzde 55 artarak 2,450 TL’ye kadar çıktı” dedi.
Çiftçinin tüm bu zorluklara rağmen görevini en iyi şeklide yapmaya gayret ettiğini aktaran Gündüzalp, “Bitkisel ürünlerimizde artış var, ancak bu artış doğrudan üreticimize yansımıyor. Tarlada 1 lira olan ürün, market ve pazarda 5-6 lira. Hatırlanacağı gibi patates-soğan fiyatları bir dönem tavan yaptı. Patates-soğan para ediyor diye birçok üretici patates-soğan ekti. Şimdi o patates ve soğanlar depolarda çürüyor, maliyetin altında alıcı bulamıyor. Üreticimizde tüketicimizde dertli.” dedi.
Son bir yılda, yem hammaddelerinde fiyat artışının ortalama yüzde 80, süt yemi ve besi yemlerin de yaklaşık 70’e varan bir artış yaşandığını aktaran Gündüzalp, açıklamasını şu sözlerle devam etti; “Buna karşılık çiğ süt fiyatı ise yüzde 22 zamlandı. Ancak yapılan zam, üreticinin eline geçmeden girdi maliyetleri nedeniyle eridi. Şuanda ürün fiyatları, girdi maliyetlerini karşılayamaz durumda. Çiftçi kayıt sistemine göre son 18 yılda 700 binden fazla kişi üretimden çekilmiş. Girdi maliyetlerine karşı yeterince desteğin verilmemesi, üreticimizi üretimden koparıyor. Hesabı tutturamayan üretecimiz, ayçiçeği üretemiyor, devlet ithal ediliyor. İthal edilen ayçiçeği ise markette cebimizi yakıyor. Bu sebeplerden dolayı, şuanda ülkemizde 3 milyon hektar tarım arazisi boş bırakıldı. Bizler hem üreticimize hem de ürünümüze yeteri kadar destek vermedikçe, diğer ülkelerin gıptayla bakacağı bir tarımsal üretim planlaması yapmadıkça, kronikleşen sorunlara çözüm üretmedikçe, tarım alanlarımız boş kalmaya, üreticimiz üretimden kopmaya, gıda fiyatları el yakmaya, enflasyon da artmaya devam edecek.”