Burdur Ticaret Borsası (BTB) Yönetim Kurulu Başkanı Veteriner Hekim Ömer Faruk Gündüzalp, Burdur basını ile Borsa Meclis salonunda, kahvaltılı basın toplantısında bir araya geldi.
Burdur’un sorunları, tarım ve hayvancılık sektörünün yapısal meseleleri ve çözümüne ilişkin yaptığı çıkışlarla, cesur açıklamalarla dikkat çeken, kamuoyunda fark oluşturan Borsa Başkanı Gündüzalp, düzenlediği basın toplantısında da yine eleştirileri, özeleştirileri, söylemleri ve önerileri ile farklı bir başkan, sivil toplum kuruluşu yöneticisi profili ortaya koydu.
Hazırlanan sunum eşliğinde tarım sektörünün genel bir değerlendirmesini yapan, sorun ve çözüm önerilerini ayrıntılarıyla anlatan Gündüzalp, istişarenin önemine değindi, ortak akla vurgu yaptı. Borsa yönetim kurulu üyesi Niyazi Boz ile meclis üyesi Arif Çakır’ın da katıldığı basın toplantısının sohbet, soru-cevap bölümlerinde de, fikir-ufuk turuyla, tarım ve hayvancılık sektörü hakkında yapılan değerlendirmelerle, sektörün geleceğine ışık tutuldu.
Konuşmasına pandemi sürecini, salgının etkilerini ele alarak başlayan BTB Başkanı Gündüzalp; “en baştan beri istişarenin daha önemli olduğunu söyledik, ama bunu kendimiz yapamadık. Yapamamamızın en büyük nedeni de pandemi. Bizim tüm alışkanlıklarımızı değiştirdi, yeni bir yaşam biçimi geliştirdi. Deseydik ki; çocuklar okula gitmeden evde bilgisayar başından bu işi yapacak, olmaz derdik. Ya da toplantıları sanal ortamda yapacağız, bir yere gitmemize gerek yok deseydik, muhtemelen buna kimse inanmazdı. Ama bunların hepsi oldu. Her türlü toplantıyı sanal alemde yapar hale geldik. Bu iyi midir? Kötü müdür? Tartışılıyor. Teknolojinin imkanlarından faydalanmak her zaman iyidir de, insana dokunmadan, insana uzak yapılan bir şeyden de ben sonuç alınamadığını gördüm bu süreç içerisinde. Bu bizim Türk toplumunun özelliği de olabilir. Hangi seviyede yaparsanız yapın, sanal toplantılarda 15-20. dakikadan sonra ilgi dağılıyor. İnsanlar telefonla oynamaya başlıyor. Ya da ekranı kapatıp başka işler yapmaya başlıyor. Ama toplantı yapmış oluyoruz. Aynı şey çocukların okullarında da geçerli. Merak ediyorum gerçekten çocuklar o teorik bilgiyi alarak mezun olacaklar mı? Eğitimlerini tamamlayacaklar mı? En büyük derdimiz o! Ya da çocuklara sosyalleşmeden sadece ders anlatarak onların gelişimlerini tamamlayabildik mi? Soru işareti budur aslında. Pandemiden aklında ne kaldı derseniz bu 2 şey kaldı. Bugün toplanmamızın amacı hem birlikte kahvaltı edelim hem de biz ne yaptık, Burdur için ne yapmak istiyoruz bunu anlatalım istedik. Sorunlar çok! Bizim işimiz tarım ve hayvancılık olduğu için hakikaten tarım ve hayvancılık da sorun çok. Bu sorunlar sadece tarım ve hayvancılık sektöründeki çalışanların ya da onların paydaşlarının sorunu değil. Bu sorun ülkenin sorunu. Eğer; biz bu sorunları çözemezsek, hep diyorum Allah bizi açlıkla terbiye etmesin, sonumuz ona dönmesin. İşte; o zaman biz tarımsal üretimin önemini o zaman görürüz. Ben hep ‘topraktan geldik, toprağa gideceğiz’ diyorum. Üretim, toprakta başlar.” diye konuştu.