Isparta’da 2012 yılı içinde 27 kişinin mantardan zehirlenerek tedavi altına alındığını bildirildi.
Isparta Sağlık Müdürü Abdullah Hızır Kılınç, yaptığı yazılı açıklamada, mantar zehirlenmesinin doğal alanda yetişen ve yapısında zehirli maddeler bulunan mantarların tüketilmesiyle oluştuğu kaydetti.
Mantar zehirlenmelerinin özellikle yağışların arttığı ilkbahar ve sonbahar aylarında arttırdığını belirten Kılınç, mantarların zehirli olup olmadıklarının şekline, rengine bakarak anlamanın mümkün olmayacağını vurguladı.
Uykuya meyil, bulantı, kusma, ateş, terleme, bulanık görme, yüz ve boyunda kızarıklık, ağızda metalik Tat, karın ağrısı, ishal gibi belirtilerin mantar zehirlenmesinin ilk gözlenen belirtileri olduğuna dikkat çeken Kılınç, şunları kaydetti:
“Daha sonra karaciğer, böbrek ve diğer organların işlev bozuklukları, koma ve ölüm de görülebilmektedir. Mantar tüketiminden sonra bu belirtilerden bir ya da birkaçı görüldüyse en kısa sürede sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Mantarın yoğurtla birlikte tüketilmesi, pişirilmesi, Sirkeli ya da tuzlu suda bekletilmesi veya kaynatılması, taze, konserve ya da kurutulmuş olması zehrinin yok edilmesi için yeterli değildir. Mantarın zehri hiçbir şekilde yok edilemez. Doğada kendiliğinden yetişen mantarların zehirli veya zehirsiz olduğunu bakarak anlamak mümkün değildir. Mantar yenecekse mutlaka kültür mantarları tercih edilmeli ve bol su ile iyice yıkanarak pişirdikten sonra tüketilmelidir. Satın alacağınız mantarın ambalajlı olmasına ve etiketinde üretim yeri, üretim izni, üretim tarihi gibi bilgilerin yer almasına dikkat edilmelidir. Bu anlamda Isparta’da 27 kişi mantar zehirlenmesi şüphesi ile sağlık kuruluşlarına başvurmuş ve tedavileri yapılmıştır.”
