Burdur Ticaret ve Sanayi Odası’nın daveti üzerine Burdur’a gelen Eğitimci – Yazar Sait Çamlıca, öğrencilere yönelik “sınav kaygılarının giderilmesi, motivasyon, hedef belirleme, meslek ahlakı, öğrenci velilerine düşen görevler” konularında konferans verdi.
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO) 21-22 Kasım 2018 tarihleri arasında üniversite sınavına girecek 11. ve 12. Sınıf öğrencilerine, Mesleki-Teknik lise öğrencilerine ve öğrenci velilerine yönelik bir dizi eğitim gerçekleştirdi. Eğitimci olarak davet edilen Eğitimci-Yazar Sait Çamlıca tarafından “sınav kaygılarının giderilmesi, motivasyon, hedef belirleme, meslek ahlakı, öğrenci velilerine düşen görevler” konularında verilen seminerlere yoğun ilgi gösterildi. 21 Kasım 2018 tarihinde saat 10:00 – 11:30 arası üniversite sınavına girecek öğrencilere MAKÜ Konferans ve Sergi Salonu’nda, saat 14:00 – 15:30 arasında meslek seçimi ve meslek ahlakı konularında teknik lise öğrencilerine Mesleki Teknik Anadolu Lisesi’nde, aynı günün akşamı saat 20:00 – 22:00 arasında da öğrenci velilerine MAKÜ Konferans ve Sergi Salonu’nda konferans verildi. 22 Kasım 2018 tarihinde de Tefenni ve Gölhisar ilçelerinde üniversite sınavına girecek öğrencilere yönelik konferanslar sürdü.
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO) Meclis Başkanı Ömer Çeliker tarafından yapılan açılış konuşmasında, “Sizler bizim geleceğimizsiniz. Gelecekte ülkemizde sizler söz sahibi olacaksınız. Geleceğin cumhurbaşkanı, savcıları, doktorları, hakimleri, öğretmenleri sizler olacak, ülkeyi sizler yöneteceksiniz. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yolunda yürüyen bir yolcunun, yalnız ufku görmesi kâfi değildir. Muhakkak ufkun ötesini de görmesi ve bilmesi lazımdır” sözüne binaen, sizlerin ufkun ötesini görmeniz, ailenize, ülkemize ve devletimize faydalı birer meslek sahibi olmanız için Burdur Ticaret ve Sanayi Odası olarak bu tür faaliyetlere büyük önem veriyoruz. Bu amaçla üniversite sınavına girecek tüm adayların sınav öncesi ve sınav sırasında kullanabilecekleri, motivasyonlarını artırmaya ve streslerini azaltmaya yönelik bazı tekniklerin paylaşıldığı bu seminerin sizlere faydalı olacağı kanaatindeyiz. Sınavlarda başarılı olmak istiyorsanız, önce hedef belirlemeli, sonra o hedefe ulaşmak için, sınav kaygısını gözünüzde büyütmeden, başarıya odaklanarak azimli bir şekilde çalışmalısınız. Bu şekilde hareket ederseniz, başaramayacağınız hiç bir şey olamaz ve önünüzde hiç bir engel duramaz. Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi “İnsanlığın düşmanı cehalet; cehaletin düşmanı eğitimdir.” Burdur Ticaret ve Sanayi Odası olarak bugün burada olduğu gibi eğitime verdiğimiz önem ve desteği sürdürmeye devam edeceğiz. Gireceğiniz üniversite sınavında hepinize başarılar diliyorum. Hepinizin donanımlı, iyi yetişmiş birer birey olarak geleceğinizi kurmanızı temenni ediyorum” dedi.
Konferansında önemli konulara parmak basan Eğitimci – Yazar Sait Çamlıca; “Zeka doğru ve faydalı şekilde yönetilmelidir” dedi. Zeki olmakla, zekâyı yönetmenin başka bir şey olduğunu kaydeden Eğitimci- Yazar Çamlıca, insanlık tarihinde babaların ve babaannelerin de değiştiğini belirterek; evlilik programlarını izler hale geldiklerini, teknolojinin sadece gençlerde değil büyüklerde de sorun oluşturabildiğine vurgu yaptı.
Son yıllarda sosyal medyada yetişen bir nesil olduğuna dikkat çeken Çamlıca, üniversite sınavlarına hazırlanan öğrencinin çok fazla sosyal medya kullanmamasının gerektiğini söyledi. Çamlıca; sosyal medyada sahte hesaplara ilişkin; “İnsanın beden sağlığını korumasından çok daha önemli olan kişiliğini ve karakterini korumasıdır. Sosyal medyada insanların birçoğu iki farklı karaktere bürünüyor. Günlük hayattaki ile sosyal medya üzerindeki karakterler farklılık gösteriyor. Bu da kişiyi ikiyüzlü bir kişilik yapısına sokuyor.” diye konuştu.
Üniversite sınavı için 6 ay gibi kısa bir süre kaldığının hatırlatan Eğitimci – Yazar Sait Çamlıca; “Yaklaşık 6 ay sonra lise hayatı bitecek, üniversiteye geçiş dönemine başlayacaksınız. Çalışmanıza, konsantre olmanıza engel olan unsurlardan öncelikle kendinizi korumak zorundasınız. Yani ayağınızda pranga varken her akşam dizi izlemeye devam ederek başarılı olmanız mümkün değildir. En önemli cümlelerimden bir tanesi şudur. Teknolojiye hakim olmakla, teknolojiye mağlup olmak arasındaki dengeyi kuramazsanız hiçbir idealinize kavuşamazsınız” diye konuştu. Çamlıca konuşmasında “Günde 3 saat bilgisayar başında oturan bir insan 1 yılda 1095 saatini bilgisayarın başında geçirmiş olur” sözlerine vurgu yaptı.
OKUMANIN ÖNEMİ
Okumanın önemi konusunda geniş bilgiler veren Çamlıca öğrencilere: “Bir insan üniversiteyi kazanıp mezun oluyor. Diploma alıyor ve okumayı bırakıyorsa, onca sene eğitim görmesine rağmen bir şey anlamamıştır 22 yaşında öğretmen olan biri 50 yaşına geldiğinde kitap okumuyorsa bilmiyor demektir.” sözleriyle okuma alışkanlığı kazanmanın önemini anlattı. Çamlıca program sonunda sahneye çıkıp bir şeyler söylemek isteyen öğrencilere de konuşma fırsatı verdi. Çamlıca konuşmasının son bölümünü çocuklarla birlikte tamamladı.
ÇOCUK ANNE-BABAYI ROL MODEL ALIR
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Eğitim Etkinliği kapsamında MAKÜ Konferans ve Sergi Salonu’nda öğrenci velilerine yönelik gerçekleştirilen seminerde, velilerin çocuklarıyla ilişkilerini sadece ders merkezli kurma yanlışına düştüğünü ifade eden Çamlıca, “Çocuklar alışkanlıkları etrafındakilerden görerek öğrenirler. Çocuklarımızın ders çalışma ve kitap okuma alışkanlığını kazandırma sorumluluğu da biz anne babaların üzerinde. Çocuğa öğrenme alışkanlığı kazandırma konusunda okul ihtiyaçlarını karşılamayı yeterli zannediyoruz. Oysa hayatı boyunca annesinin babasının veya etrafındaki büyüklerin elinde kitap görmeyen çocuklara biz ders çalışmayı nasıl sevdireceğiz. Asıl üzerinde düşünülmesi gereken nokta budur ” dedi.
ÇOCUKLAR ANLAŞILMAK İSTİYOR
Ailelerin çocuklarına hayata dair nasihatlerde bulunmaları tavsiyesinde bulunan Çamlıca, ” Bazen o 5 dakikalık nasihat, bazen o bir hayat hikayesi çocuklarımıza çok şeyler katabilir. Çocuklarımız günümüzde yoğun bir teknoloji kuşatması altında yaşıyorlar. Çocukların yaşadıkları bu hayat onlara sarılma duygusunu, birlikte zaman geçirme duygusunu unutturuyor. Teknoloji çağı çocuklarının sorunu bu. Yaşadığımız çağın çocukları sevgi ve muhabbete muhtaçlar. Çocuğun aile hayatında da annesi dizi ile babası da haber ile vakit geçiriyor ve çocuk kendi haline itiliyor. Anne- baba kendisi kalkmazken bu çocuklar niye dersi sevsin niye bilgisayar başından kalksın ki? Çocuklar ilgi istiyor, muhabbet istiyorlar” dedi.