Burdur Ticaret Borsası (BTB) Yönetim Kurulu Başkanı Veteriner Hekim Ömer Faruk Gündüzalp ve meclis üyeleri, Çavdır, Gölhisar, Tefenni Karamanlı ve Altınyayla ilçelerini ziyaret ederek, hem üyelerin taleplerini dinledi hem de Borsa’da en fazla işlem hacmi gerçekleştiren üyelere plaketlerini takdim etti.
Burdur Ticaret Borsası Başkanı Ömer Faruk Gündüzalp, Başkan Yardımcısı Kahraman Arlı, Meclis Üyeleri Arif Çakır, Halil Aygün, İsa Yalçın ve Genel Sekreter Naile Küçükkepeci Ergün’den oluşan borsa heyeti ile Gölhisar ve Çavdır ilçelerindeki üretim yapan ve ticaretle uğraşan üyeleri ziyaret ettiler. Üyelerin özellikle pandemi sürecindeki durumları hakkında bilgi edinip, taleplerini dinleyen Borsa heyetinin yerinde yaptığı ziyaretler, son derece olumlu karşılandı.
Üyelerin görüş, öneri ve eleştirilerinin kendileri için önem arz ettiğini aktaran Gündüzalp, “Ziyaretlerdeki amacımız, üyelerimizin sorunları ve taleplerini dinlemek, karşılıklı fikir alışverişinde bulunmak, buna karşılık çözümler üretebilmek ve Borsanın çalışmaları ve projeleri hakkında bilgiler verebilmek. Pandemi sürecinde tarım ve gıda sektörünün önemi çok daha iyi anlaşılmıştır. Üreticimiz şuanda girdi maliyetleri nedeniyle çok zor bir önemden geçiyor. Hükümetin, bu kritik dönemde biran evvel tarıma özel önem vermesi ve desteklemesi gerekiyor” dedi.
Pandemi nedeniyle, tarımda yerlilik ve kendi kendine yetebilme kavramlarının öneminin çok daha net bir şekilde anlaşıldığını aktaran Gündüzalp, “Verimli tarım arazilerine sahip olan ülkemizin, coğrafi konumu da dikkate alındığında, üretim planlamasının önemi net bir şekilde görülmektedir. Üreticimiz şuanda mutsuz, bir yıl sonra ne olacağını bilmiyor. Zirveyi gören döviz fiyatları nedeniyle girdi maliyetleri tavan yapmış durumda. Özellikle süt üreticimiz, çiğ süt fiyatlarının revize edilmemesine ve sürekli artan yem fiyatlarına karşı tepkili” şeklinde konuştu.
Her ilçede, konuların farklı ama sorunun aynı olduğunun altını çizen Gündüzalp, şu şekilde konuştu: “Üreticilerimizin ortak ve en temel sorunu elektrik, mazot, gübre, ilaç vs.’den oluşan girdi maliyetleri, desteklemelerin yetersiz oluşu ve üretim planlamasının olmayışı. Güçlü bir tarım politikasıyla, bu sorunları çözmek çok değil. Üreticimiz, önce kendisine sonra üretime sahip çıkılmasını istiyor. Çünkü üretime sahip çıkmak, ülkeye sahip çıkmaktır. Doğalgaz veya petrol sahibi bir ülke olamadığımıza göre, bizlerin çalışıp, daha çok üretmeye ihtiyacımız var.”
