“ODANI TOPLAMADAN DIŞARI ÇIKAMAZSIN”
“Odanı toplamadan dışarı çıkamazsın” gibi söylemlere, “Mesela oyuncaklardan mahrum bırakıp saatlerce beklemesini sağlayabiliyorlar. Telefonu, tableti saklama, dışarı göndermeme, en sevdiği arkadaşından mahrum bırakma, teneffüse çıkartmama” örneklerini ekleyen Günal, “Arkadaşları dışarıda oynarken o sınıfta bekliyor. Bize saçma gelen birçok yöntem kullanılıyor. Ödülü sunduğumuzda çocuğa, çocuk doyumsuzluğa ulaşıyor. ‘Sınıfı geçersen sana bilgisayar alacağım’. Tamam çocuk sınıfını geçti, bilgisayarı aldınız. Bunun ikincisi gelecek. Çocuk bir daha sınıfı geçtiğinde, o zaman daha da büyüyor istekler. Bu sefer ne yapıyor? Çocuk doyuma ulaştığı sürece bunu artık bir sorumluluk olarak görmüyor, ‘Ben sınıfı geçmeliyim’ demiyor. Tamamen ödüle odaklı gidiyor. Çocuğun istekleri arttıkça, ailenin de ondan beklediği sorumluk artıyor. Aslında bu tamamen sorumluluk bilincini oluşturmuş olmuyor. Çocuk tatmin olmuyor” diye konuştu. “Ailenin geliri de belki buna yetmeyecek bir süre sonra” diyen Günal, “O yüzden ödül çocuklarda sorumluluk bilincini kaybetmesine sebep oluyor, oluşmamasına sebep oluyor” dedi.