Burdur Kültür Merkezinin açılış töreni, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetlerinde Başbakan Yardımcılığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı görevlerinde bulunan, AK Parti Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un teşrifleriyle gerçekleşti.
Açılış töreninde konuşan Burdur Valisi Sayın Ali Arslantaş, Kültür Merkezinin İlimize kazandırılması ve İlimize yapılan yatırım ve hizmetlere verdiği destekten dolayı Bakanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’a şükranlarını sundu.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başlayan törende, müzik dinletisinin ardından Türkiye ikincisi olan Şeker Ortaokulu halk oyunları ekibi gösterilerini sundu.
Protokol konuşmaları ile devam eden törende, Belediye Başkan Vekili Atam Gülcü, Burdur Milletvekilleri Yasin Uğur, Bayram Özçelik, Vali Arslantaş, Prof. Dr. Kurtulmuş konuşma yaptılar. Kurdele kesiminin ardından tören sona erdi.
Programa AK Parti Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, eşi hanımefendi Prof. Dr. Sevgi Kurtulmuş, Vali Ali Arslantaş, eşi Hanımefendi Hatice Arslantaş, Milletvekili Bayram Özçelik, Milletvekili Yasin Uğur, Belediye Başkan Vekili Atam Gülcü, Cumhuriyet Başsavcısı Osman Kara, Vali Yardımcısı Ahmet Mailoğlu, İl Jandarma Komutanı J. Alb. Mustafa Güder, İl Emniyet Müdürü Ümit Bitirik, İl Genel Meclisi Başkanı Murat Akbıyık, belediye başkanları, siyasi parti il başkanları, kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
AK Parti Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş törende yaptığı konuşmada, “Başından itibaren kültür merkezinin bütün serüvenini yakından bilenlerden birisiyim. Sözlerimin başında emeği geçen herkese sizler adına, Burdur Halkı adına şükranlarımı ifade ederim.
İnşallah biraz önce burada izlediğimiz Türkiye ikincisi Şeker Ortaokulu öğrencisi yavrularımız gibi nice genç kardeşlerimizi kültür ve sanat faaliyetlerinde önemli bir merkez olarak burası fonksiyon icra etsin. Hem Burdur’un kültürünün gelişmesinde hem Burdur Halkına ve gelecek nesillere hizmet etmekte hem de Türkiye’nin kültürünün ileriye gitmesinde büyük bir katkı sağlasın temennisinde bulunuyorum. Hayırlı uğurlu olsun inşallah.
Türkiye’nin kültür, medeniyet, sanat ve insanlık birikimi bakımından dünyada parmakla gösterilebilecek ülkelerden birisidir. Ülkenin her ilinden, ilçesinden tarih ve kültür fışkırıyor.
Ülkenin bir taraftan yeniden büyük güçlü Türkiye olarak ileriye gitmesini arzu edip bunun için çalışıyoruz. Bir taraftan da geçmiş değerlerin, köklerin üzerinde yükselmek gerektiğini çok iyi biliyoruz.
Türkiye’yi güçlü bir şekilde ileriye taşımak için gerekli medeniyetin, birikimin mevcuttur. Yeter ki bunu ortaya çıkarabilelim, yeter ki bu değerler etrafında bütünleşebilelim, bu değerler etrafında ileriye doğru gidebilelim.
Yeniden güçlü büyük Türkiye idealinin en temel göstergeleri güçlü şehirlerdir. Bende aşağı yukarı bir 35 yıldır Burdurlu olarak, Burdur ilimizin özellikle son dönemlerde ne kadar büyük bir ivme kazandığını nekadar büyük bir gelişme kaydettiğini her geldiğimde gözlerimle görmüş birisiyim. Çok şükür bugün Burdur geçmiş dönemlerine kıyaslanamayacak bir noktaya gelmiş büyük hizmetler almış, Türkiye’nin sayılı üniversitelerinden birine sahip olan, artık daha önceki nesillerin sadece ismini bildiği ama bugün birer büyük kültürel abide olarak ortaya çıkan kibyra, sagalassos’u ve diğer yerleriyle kültür merkezi, turizm merkezi haline gelmiş ve bu anlamda da tarımsal üretimin fevkalade ciddi büyüme kaydetmiş bir il olmuştur” dedi.
Vali Arslantaş yaptığı konuşmada, “Burdur, sırtını yasladığı Toroslar misali sağlam, bereketli toprakları kadar müşfik insanların şehridir. Klasik Grek Çağı’nda Psidia olarak anılan bölgeye Türklerin gelişi 1071 Malazgirt Zaferine dayanır. Burdur toprakları 1391 yılında Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı egemenliği altına alınmış, 1872’de Burdur Sancağı kurulmuştur. Cumhuriyetin ilanıyla birlikte kentimiz il vasfı kazanmıştır.
Orta ve Batı Anadolu’yu Akdeniz’e bağlayan yolların kavşağında bulunması sebebiyle tarih boyunca çeşitli uygarlıkların kesişim noktası olan Burdur, bu coğrafi nimetten en verimli şekilde istifade etmeyi bilmiştir.
Ticaret rotalarının aynı zamanda kültür aktarım güzergahları olduğu bilincini taşıyan Burdur’un eski sahipleri yerleşik alan üzerinde çeşitli kültür dokularının meczine müsamaha göstermişlerdir.
Kadim medeniyetlere ev sahipliği yaptığı dönemden beridir edindiği tecrübeyi modern zamanlara uyarlamayı başaran şehrimizin, her alanda olduğu gibi, kültür/turizm sahasında da bölgemizin parlayan yıldızı olması maksadıyla devletimizin tüm kurumları var güçleriyle çalışmaktadır.
Bu minvalde Burdur Doğa Tarihi Müzesinin restorasyon işi, Sagalassos Ören Yeri Çevre Düzenlemesi, İl Halk Kütüphanesi binasının yapımı, Kibrya Antik Kentine giden Yolun ve Bağlantı Yolları ile Kibyra Meydanı Çevre Peysaj Düzenlemesi, Sagalassos Antik Kenti yolunun yapımı, Salda Kayak Merkezi yolunun yapımı, Baki Bey Konağı’nın rölöve, elektrik ve makine ile teşhir tanzim projelerinin temini, Burdur Garı’nda 7 Nolu Ambar Binası’nın Millet Kıraathanesine dönüştürülmesinde revize restorasyon, makine ve elektrik projelerinin temini işi, Kibyra Antik Kenti anıtsal yapılarının rölöve, restitüsyon ve restorasyon projelerinin temin işi, Sagalassos Antik Kenti anıtsal yapıların rölöve, restitüsyon ve restorasyon projelerinin temini, İl Halk Kütüphanesi Müdürlüğü hizmet binasının tadilatı yapılmıştır.
Baki Bey Konağı, Çelikbaşlar Evi, Taşoda Konağı, Mısırlılar Evi, Piribaşlar Evi gibi Burdur için anıtsal değeri olan yapıların restorasyonu sağlanmış, bahsi geçen yapılar muhtelif kullanım usulleriyle Burdur Kültür hayatına kazandırılmıştır.
Avrupa müze formu tarafından verilen “Gezilip Görülmeye Değer Müze” ödülünü alan Burdur Müzesi, bünyesinde bulunan 67.965 eser ve Burdur Doğa Tarihi Müzesi bünyesindeki 170 eserle ziyaretçilerini ağırlamaktadır.
Hali hazırda İlimiz Kütüphanelerimizde bulunan toplam 240.876 kitap 34.203 kayıtlı üyenin yanı sıra tüm Burdurluların hizmetine sunulmuştur. Ayrıca gezici kütüphane otobüsümüz, kitaba dolayısıyla bilgiye ulaşmakta zorluk yaşayan vatandaşlarımız için düzenli zaman aralıklarıyla halkımıza hizmet vermektedir.
Burdur turizmine ayrı bir başlık açmak gereklidir.12 bin yıllık tarihiyle 2009 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Ulusal Listesi’ne alınan Sagalassos, ilk insan yerleşimlerinin izlerini taşıyan Hacılar Höyüğü, gladyatörler diyarı Kibyra, Kremna, Boubon ve Sia Antik kentlerimizin ziyaretçi sayısı her geçen gün artmaktadır.
Türkiye’nin 7. Büyük gölü olan Burdur gölüne ve Türkiye’nin Maldivler’i olarak nitelendirilen Salda Göl’üne sahip olması hasebiyle Burdur’umuza Hz. Osman’dan mülhem “zinnur” denilse sezadır.
Salda Gölü Türkiye’nin en önemli turizm rotalarından biri olmuştur. Bu güzelliğin gelecek nesillere ulaştırılması için koruma çalışmaları yapılmaktadır.
Ayrıca gölün tabî dokusuna uygun olarak inşa edilen Millet bahçesi ile ziyaretçilere kaliteli bir hizmet sunma olanağı sağlanmıştır. Yerel halkın turizme dahli için köy pansiyonculuğu girişimi projesi hayata geçirilmiş, katılımcılara hibe desteği sağlanmıştır.
Alternatif bir turizm faaliyeti olarak öne çıkan Lavanta Turizmi, Haziran-Temmuz aylarında önemli sayıda ziyaretçiyi bölgemize çekmektedir.
Bu kapsamda hazineye ve şahıslara ait toplam 346 dekar alanda ücretsiz fide dağıtımı yapılarak 41 adet lavanta bahçesi oluşturulmuştur.
Ayrıca Lavanta Yolu güzergâhındaki yol alt yapısının iyileştirilmesi çalışmaları devam etmektedir.
Dağların kalbinde gizlenen nefes kesici İnsuyu Mağarası, kış turizmimizin göz bebeği Salda Kayak Merkezi, nesli tükenmekte olan pek çok kuş türüne ev sahipliği yapan Burdur Gölü, 1807 yılına uzanan tarihiyle Derviş Mehmet Paşa Kütüphanesi, Selçuklu döneminden kalan Kayaaltı Köprüsü, Burdur Ulu Camii, Dengere Camii, 13. yy’a ait Susuz Han ile İncir Han, Burdur turizminin diğer değerleridir.
Hedefimiz şehrimizde hem ekonomik hem de sosyal alanlarda dengeli bir büyümenin sağlanmasıdır. Bu maksatla hayata geçirilen projelerimizden bir tanesi an itibariyle açılışında hazır bulunduğumuz Kültür Merkezimizdir.
Kültür, içinde yaşanılan zaman ve coğrafyadan soyutlanamayan, fiziksel, ruhsal ve estetik ihtiyaçların karşılanması noktasında yol gösterici olan, bireylerin sosyal hayata uyumlarını gerçekleştiren, her tür zihinsel yaratma ürününe açık, eklemleme yolu ile geliştirilebilir değerler bütünüdür.
Kültür aktarımında mekanların rolü konusu ise hakkında müstakil akademik çalışmalar yapılan ayrı bir uzmanlık alanıdır.
Nasıl ki insanlar için nev-i şahsına münhasır tabiri kullanılıyorsa kentler için de nev-i şehrine münhasır ifadesinin literatüre girmesi gerektiği kanaatindeyim.
Coğrafi ve demografik yapının, gelenek ve göreneklerin en mühimi de amme hizmetine tahsis edilmiş mekânların etkisiyle şekillenen özgünlük alanı sayesinde, şehirler kendilerine mahsus kimliklerini bulmaktadır.
Kamusal mekânların temel işlevi, kent sakinlerinin sosyalleşme başta olmak üzere dini, ticari, kültürel ve sair ihtiyaçlarını karşılamak olsa da bu nevi mekânların muhitinde sosyal hayat ve ilişkiler ağı gayri ihtiyari teşekkül etmektedir.
Mimari açıdan bakıldığında ise kentin kalbine yerleştirilen kamusal yapılar, şehrin biçimsel yerleşim düzenine tesir eden en önemli amildir. Antik Yunanda agoralar ve İslam medeniyetinde camiler, sosyal yaşamın her anını ihata eden şümullü teşkilatlanmalarıyla, mekân/kültür ilişkisi denilince akla gelen ilk örneklerdendir. Bu sebeple şehrin karakterini ortaya koyan başat unsurun, kamusal kullanım için imar edilen nitelikli mekanlar olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Bir başka ifadeyle kentlerin şahsiyeti mekânlarca müessestir.
Bu minvalde yapımına 2008 yılında Burdur Belediye Başkanlığınca başlanan ve yapım işi 2016 yılında Burdur İl Özel İdaresine devredilen “Burdur Kültür Merkezi” ni Burdur’umuza kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Toplamda KDV dahil 20.520.138,16 TL harcanarak tamamlanan bu modern tesisin Burdur kültür sanat hayatına katacağı canlılığı dört gözle bekliyoruz. Umuyoruz ki Burdur Kültür Merkezi, sanatla mücehhez nesiller yetiştirilmesine öncülük edecek, salt bir bina olmanın ötesinde modern bir irfan ocağı hüviyetine bürünecektir.
İçerisinde 571 koltuk kapasiteli Tiyatro Salonu, 338 m2 gösteri sahnesi, 3 adet giyinme ve makyaj odası, 2 adet sergi-fuaye salonu, 3 adet el sanatları atölyesi, bir adet halk oyunları atölyesi ve 1 adet görsel sunum alanı bulunan tesisimiz, her yaştan hemşehrimizin keyifli zaman geçireceği bir cazibe merkezi olacaktır.
Sözlerime son verirken bu güzide tesisin Burdur’umuza kazandırılmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Kitleleri bir arada tutan harçların en seçkini olan kültür sanat etkinliklerinin gerçekleştirileceği bu güzide yapının hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi muhabbete selamlıyorum” dedi.