Dr. Uğurcan Ağcaoğlu Kimdir ve Neden İntihar Etti?
30 yaşındaki Dr. Uğurcan Ağcaoğlu, İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde plastik cerrahi bölümünde asistan doktor olarak görev yapıyordu. Mesleki yetkinliği ve özverili çalışmasıyla tanınan Ağcaoğlu, sağlık sorunlarına duyarlılığıyla da biliniyordu. Ancak genç doktorun hayatına son vermesi, sosyal medyada ve sağlık camiasında büyük yankı uyandırdı.
İntihar Nedenleri: Mobbing İddiaları
Dr. Uğurcan Ağcaoğlu’nun intiharının ardından Hekim Birliği Sendikası, genç doktorun hastanede maruz kaldığı baskı ve mobbing nedeniyle yaşamına son verdiğini iddia etti. Sendika, asistan hekimlerin uzun çalışma saatleri, yetersiz dinlenme süreleri ve psikolojik baskılar altında çalıştığını vurguladı. Ağcaoğlu’nun ölümü, hekimlerin karşılaştığı zorlu çalışma koşulları ve psikolojik baskılar hakkında önemli bir tartışmayı başlattı.
Aile ve Kamuoyundan Tepkiler
Dr. Ağcaoğlu’nun ailesi ve yakınları, genç doktorun ölümünden derin üzüntü duyduklarını ifade ederek, sağlık sektöründeki çalışma koşullarının gözden geçirilmesi çağrısında bulundu. Ailesi, “Oğlumuzun yaşadığı zorluklar, bizleri ve tüm sağlık camiasını derinden etkiledi. Sağlık çalışanlarının yaşadığı sıkıntılar yeterince duyulmadı, biz bu trajedinin ardından sesimizin daha güçlü bir şekilde duyulmasını istiyoruz” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Sağlık Bakanlığı ve Kamuoyunun Tepkileri
Dr. Uğurcan Ağcaoğlu’nun ölümünün ardından Sağlık Bakanlığı ve çeşitli sağlık kurumları, olayın arka planını incelemek üzere adımlar atılacağını duyurdu. Kamuoyunda, hekimlerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve sağlık sisteminde reform yapılması yönünde geniş bir destek ve çağrı dalgası yükseldi.
Hekim Birliği Sendikası’nın Açıklaması
Hekim Birliği Sendikası, sosyal medya hesabından Dr. Ağcaoğlu’nun ölümüne ilişkin şu açıklamayı yaptı: “İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde Plastik Cerrahi bölümünde asistan hekim olarak görev yapan Dr. Uğurcan Ağcaoğlu’nun intiharı, asistan hekimlerin uzun süredir devam eden çalışma koşullarıyla ilgili sorunlarını bir kez daha açıkça gösteriyor. Dr. Uğurcan Ağcaoğlu’nun hayatını kaybetmesi, hekimlerin maruz kaldığı baskı ve mobbingin ne kadar ağır ve hayati boyutlara ulaştığını gözler önüne seriyor.
Asistan hekimlerin büyük çoğunluğu günde 13-14 saat çalışmak zorunda bırakılıyor. Öğlen saatlerinde başlayan nöbetler ertesi gece sona eriyor ve asistan hekimler bir sonraki sabah tekrar işe dönmek zorunda kalıyor. Ayda 11-12 nöbet tutan hekimler, yoğun iş yükü ve uzun çalışma saatleri nedeniyle tükenmişlik yaşıyorlar.
Dr. Uğurcan Ağcaoğlu’nun acı kaybı, sadece bir bireyin kaybı değil, sağlık sistemindeki yapısal sorunların ve ihmalin bir sonucudur. Hekim Birliği Sendikası olarak, hekimlerin insan onuruna yakışır koşullarda çalışabilmesi için acilen gerekli düzenlemelerin yapılmasını talep ediyoruz.
Dr. Uğurcan Ağcaoğlu’nun ailesine, arkadaşlarına ve tüm sağlık camiasına başsağlığı diliyor, vefatının hesabını soracağımızı ve takipçisi olacağımızı bildiriyoruz.”
Dr. Uğurcan Ağcaoğlu’nun ölümü, sağlık sektöründeki çalışma koşullarının iyileştirilmesi gerektiğine dair önemli bir uyarı olarak görülüyor ve bu konudaki tartışmaların artmasına neden oluyor.
