Grup Disiplin Kurulu Başkanı Karaman Milletvekili Mevlüt Akgün, Dershanelerin kapatılmasına karşı çıkan açıklamalar yapan Parti Burdur Milletvekili Hasan Hami Yıldırım ve Manisa Milletvekili Muzaffer Yurttaş ile ayrı ayrı görüştüğü öğrenildi. Edinilen bilgiye göre görüşmelerde milletvekillerine basına yansıyan taslak üzerinde açıklama yapmalarının doğru olmadığını ifade edildi, yanlış bilgiler üzerinden değerlendirme yapmamaları istendi. Parti disiplini çerçevesinde yetkili kurullarda her türlü görüş, eleştiri ve önerinin ifade edilebilecekleri anımsatılan vekillere ‘Farklı düşünebilirsiniz. Ancak hakaret boyutuna varan eleştiriler, partiyi küçük düşürücü açıklamalar asla mazur görülmez’ mesajı verilerek, açıklamalarına dikkat etmeleri uyarısı iletildi.
Eleştiri değil hakaret
VATAN Gazetesi’nin söz konusu milletvekilleriyle ilgili resmi bir disiplin süreci başlatılıp başlatılmayacağı sorusu üzerine şu aşamada buna ihtiyaç olmadığını söyleyen AK Partili kurmaylar, ‘Milletvekilleri bir konuda farklı düşüncede olabilirler, eleştirilerde bulunabilirler. Ancak İdris Bal örneğinde karşı karşıya olduğumuz eleştiri değil, hakaret ve iftiradır. İdris Bal, farklı düşündüğü için değil Başbakanımıza ve partimize hakaret ettiği yakışıksız benzetme ve ithamlarda bulunduğu için ihraç istemiyle disipline sevk edilmiştir’ vurgulamısını yaptılar.
Grup kararı almayız
AK Partili kurmaylar bütçe görüşmeleri sonrası Meclis gündemine geleceği belirtilen dershaneler tasarısının Genel Kurul’daki oylaması için bağlayıcı grup kararı alınıp alınmayacağına ilişkin soru üzerine de, ‘Hayır. Biz bugüne kadar hiçbir yasa için böyle bir bağlayıcı grup kararı almadık. Buna ihtiyaç duymadık’ yanıtını verdiler.
Şebnem HOŞGÖR / VATAN ANKARA
Burdur Milletvekili Dr. H.Hami Yıldırım Basın açıklamasında Ne demişti!
AK Parti Burdur Milletvekili ve Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Hasan Hami Yıldırım, dershanelerin devlet eliyle kapatılamayacağını söyledi.
Yıldırım, “Dershaneler kendi istekleriyle ya da ihtiyacın ortadan kalkmasıyla kapanabilir ama devlet eliyle, kanun gücüyle, yargı baskısıyla kapatılamaz. Kapatılırsa toplumda derin yaralar açılır.” dedi.
Dershane ve etüt merkezlerinin kapatılmasıyla ilgili haberler konusunda seçmen tabanlarından gelen soru ve tepkilere cevap vermekte zaman zaman zorlandıklarını belirten Milletvekili Yıldırım, “Zira teşebbüs hürriyeti ve eğitimde fırsat eşitliği gibi anayasal haklarla telif edilemeyecek bir durum algısı ortaya çıkıyor. Ayrıca bu süreç, bizi destekleyen seçmen tabanında farklı değerlendirmelere sebebiyet veriyor, yani bizimle hep beraber yürümüş, siyasi hiçbir beklentisi olmaksızın desteklemiş bir kesime karşı bir tavır gibi algılanıyor.” şeklinde konuştu.
Yıldırım, yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Dershaneler ve etüt merkezleri ki etüt merkezleri ücret almadan, gönüllü olarak bu faaliyetlerini yürütüyorlar, bu yönüyle ayrı tutulabilir, arz talep dengesi içinde piyasaya çıkar, faaliyetlerini icra ederler. Talep olmayınca da tabiatıyla kapılarına kilit vururlar. Demokratik ülkelerde piyasa, bu tabii süreçle şekillenir. Bunun dışındaki harici müdahaleler, demokratik olmayan baskıcı yönetimlerde olabilir ki bu, ülkemiz için partimizin iktidara gelmesinden önceki dönemlerde kaldığını düşündüğümüz bir durumdur.
Dershaneler ve etüt merkezlerine olan ihtiyaç, ancak eğitim sistemimiz bütün öğrencilerimize kaliteli ve eşit eğitim imkanı sağlayabilirse asgari seviyeye inecektir. Eğitimde fırsat eşitliğine dershanelerin katkısını hepimiz görüyoruz. Ülkemizin doğusunda, güneydoğusunda, hattâ herhangi bir ilimizde aynı belde sınırları içinde bile aynı eğitim imkanlarına sahip olamayan çocuklarımız ve gençlerimiz var. Bunlar ancak dershane ve eğitim merkezleri sayesinde emsalleriyle yarışabilecek bir seviyeye gelebiliyorlar.
Biz istişareye önem vererek bugünlere gelen bir partiyiz. Dershaneler konusunda, siyasette yola birlikte çıktığımız ve bugüne kadar beraber yürüdüğümüz kesimler de dahil olmak üzere ilgili sivil toplum kuruluşları ve sözü olan her vatandaşımızın görüşleri dikkate alınarak, teşebbüs hürriyeti ve eğitimde fırsat eşitliği gibi evrensel ilkeler çerçevesinde uygun çözümler getirebileceğimizden eminim. ”
