– BURDURWEB ÖZEL –
Burdur’da çiçekçilik sektörünün en köklü firmalarından, meslekleri dededen toruna ulaşan, müşteri memnuniyeti için yarım asırdır mücadele veren firma Nergiz Çiçek’in işletme sahibi Fatih Tunç ile kendisi ve Burdur’da uyguladığı yeni konsepti ile dikkat çeken mağazası hakkında söyleşide bulunduk.
Kısaca sizi tanıyabilir miyiz
Fatih Tunç, 13 Mayıs 1981 Burdur’da doğdum. İlk okulu Gazi İlkokulu’nda okudum. Orta okulu Velicangil Ortaokulu’nda okudum. Lise eğitimimi Burdur Ticaret Lisesi’nde ve üniversite eğitimimi Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde tamamladım. Evli ve iki çocuk babasıyım.
Çiçekçilik mesleğinize başlama hikayeniz nedir?
Çiçeklik aslında dede mesleğimdir. Burdur ‘un ilk çiçekçileri 1974 yılında dedem ve dayım birlikte başladılar. Biz 1993’te Nergiz Çiçekçilik olarak başladık. Babamın mesleği de çiçekçi. Ata mesleği diyebiliriz. Biz perakende satışının yanı sıra aynı zamanda çiçek üretim işini de yapıyoruz. Bunla ile ilgili de bir çiçek seramız var.
Nergiz Çiçekçilik olarak mağazanızın dış konsepti fikri nerden geldi?
Bu fikir nerden geldi onu da söylemek isterim.Bizim işimiz daha çok doğayla alakalı.Bakıyorum etrafımızdaki bütün mağazalar hep sunileşti, dış cepheler hep cam, plastikler,kaplamalar ve tabelalar var. Bize göre hepsi itici. Müşteri sadece dönsün baksın sadece içeriye girsin mantığı vardır. Bizde de ticari anlamda şöyle bir durumdan bahsedeyim.Vitrinde duran malı satamıyoruz.Vitrindeki mal aynı tuhafiyecilerdeki gibi çöpe gidecek maldır. Vitrindeki malı satamıyorsak vitrine mal koymanın anlamı olmadığını düşündük.Eğer mağazanın dışarısını güzel, ilgi çekici ve kendi kültürümüze uygun yaparsak, bizim hedef kitlemiz olan bayanlara daha kolay ulaşabiliriz diye düşündük.Eğer bir müşteriyi mağazaya girmesini sağlayabilirsek , içeride satış yapmamız sadece bize kalır. Biz de ki bu konsepti yapmamamızın mantığı aslında bu. Bu tip dış cepheler eski Burdur evleri olarak adlandırabiliriz. Ama genellikle Safranbolu evleri olarak geçiyor. Böyle bir konsepte başka bir yerde var mıdır? Ben rastlamadım. Ama Burdur’da bir ilk diyebiliriz.
Dış cephedeki bitkiler neden canlı değil?
Dış cepheye koyduğumuz çiçeklerin neden canlı olmadığını sorduklarında şunu söylüyorum. Antalya’da bu işi yapsaydık canlı çiçek koyardım. Burdur’un iklimi karasal ve dört mevsim yaşadığı için tercih edemedim. Bugün diktiğimiz bir çiçeği baharda kullanamayacağız ve yazında kullanamayacağız kışın da…Soğuktan dolayı bizde yapay çiçeği tercih ettik.
Sektördeki rakiplerinizden sizi farklı kılan nedir?
Bize diğer sektör rakiplerimizde ayıran en büyük fark; biz anı yaşamayız çiçekçi olarak. Biz müşterilerimizin sadık halde devamlı olmasını sağlıyoruz.Müşterilerimiz bize doğumdan ölüme kadar ki yaşadıkları önemli anlarında bizden devamlılık sağlıyorlar ve bu müşterilerimizin çocukları da bizden çiçek almaya da devam ediyorlar.Biz de daha çok esnaf ruhu var.Biz gelecek için müşterilerimizin olması için çaba harcıyoruz.Çiçeklik aynı zamanda bir sanat diyebiliriz.Nasıl bir resim sanat diyebilirsek bunu da bir sanat demek yanlış olmaz. Örnek vermek gerekirse, kızımın yaptığı resmi ben yapamam. Bu işte böyledir. Biraz sanatkarlık biraz da Allah vergisi diyebiliriz.Tabi bunlar birleşirse sanat ortaya çıkmış olur. Yaptığımız ürünler çoğunu biz tasarlıyoruz. Önce düşünüyoruz bu malzemeden neler yapabiliriz diye. Ondan sonra ise uyguluyoruz.
Ne tür çiçekler daha çok tercih ediliyor?
Mağazaya gelen müşteriler çiçek seçerken yada ürün alırken genelde alacağı şeyler bellidir ama biz müşterilerimize isteklerine ve bütçelerine uygun şekilde ürün ve çiçek hizmeti sunarak müşterilerimizin mağazamızdan mutlu ayrılmasını sağlıyoruz. Mağazamızda çiçek olarak beş tip çiçek bulunmakta. Birincisi ayakta sepet dediğimiz sepet ve çelenkler, yapay çiçekler, saksı bitkileri, kesme çiçekler ve mevsimlik bahçe bitkileri olarak beşe ayrılıyor.Hizmetimize tatil olmaksızın her gün ve sabah 8.00 akşam 22 .00 mesai sistemiyle çalışıyoruz.
FATİH TUNÇ
Fatih Tunç, aslında sıra dışı fikirler üreten, vizyonel bir insan. Çoğu insanın, belki de çevresindeki bir çok yakının bilmediği özelliği; aklına bir fikir geliyor ve bunu projeye dönüştürüyor. Şuana kadar patentini aldığı birçok icadı var. Kendisi projelerini şöyle ifade ediyor, “Burdur’da alo birlik diye projem var.Burdur’da çağrı merkezi sistemini ben getirdim.Yaklaşık 400 kapasiteli bir yer.İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin beyaz masa projesi bana ait. Araçlarla alakalı bir ürünüm var.Hayvanlarla alakalı hayvan yatağı ve masaj sistemleri.Çift tekerlikli araçlar için bir ürünüm var. “
