Değerli okurlarım öncelikle merhabalar diyor, iyi bir hafta geçirmenizi diliyorum;
Dün, 24 Temmuz Basın Bayramı dolayısıyla hem Burdur Belediye Başkanımız Sayın Ali Orkun Ercengiz, hem de Burdur Valimiz Sayın Şerif Yılmaz biz gazetecileri ağırlayarak günümüzü kutladı. Bu vesile ile bizi ağırlayan ve kutlamada bulunan Sayın Valimize ve Belediye Başkanımıza teşekkür ederim.
İlimiz gerçekten turizm potansiyeli çok yüksek bir il. Tarihiyle, doğal güzellikleri ile turizm cenneti olabilecek bir il.
Son dönemde de ulusal basında da yer aldığı üzere doğal güzelliği ile Maldivler benzetmesi yapılan Salda Gölü ise hem ulusal hem de uluslararası turizmin merkezi haline gelebilecek bir değer.
Burdur’da turizm gelişecekse öncelikle günü birlik turlar ile gelişmelidir.
Bir anda 5 yıldızlı oteller kurularak turizm beklenmesi yanlış olur.
Lavanta bahçesi turları, Salda Gölü turları, Sagalassos, Kibyra Antik Kenti turları ilimizde günlük dahi yapılmıyor. Ancak zaman içerisinde günlük turlar başlatılarak ilimizin turizm değerleri hızlı bir şekilde geliştirilerek konaklama ile bütünleştirilmesi gerekiyor.
Bir önerim var. Bu önerimi Sayın Valimiz Şerif Yılmaz’a da dünkü basın bayramı dolayısıyla gerçekleşen kutlama yemeğinde de dile getirmeye çalıştım.
Antalya’da Tahtalı Dağında bulunan teleferik turizmi ise binlerce gezgini ev sahipliği yapıyor. Şahsımın da gitme fırsatı bulduğu teleferik seyahatinde belli rakımdan sonra sis ve bulut kümesi haricinde hiç bir manzara göremiyorsunuz.
Peki Salda Gölü’nde teleferik turizmi yapılamaz mı? Gayet tabi yapılabilir. Eşsiz manzarasıyla Salda Gölü etrafında teleferik yatırımı yapılarak binlerce gezgini ilimize çekebiliriz. Bunun için teleferik yatırımcılarını ilimize getirip anlatmamız gerekiyor.
Salda Gölü turizmi için bu yeterli mi? Tabi ki hayır. Salda Gölü çevresi bilindiği üzere sit alanı. Çivi dahi çakamazsınız. Zaten sit alanı da boşuna ilan edilmedi. Doğal güzelliğin korunması lazım.
Salda Gölü’nde konaklama turizmini sağlamak için Ölüdeniz, Alanya örnekleri olduğu gibi denize veya göle sıfır tesislerin olması şart değil. Yeşilova’nın merkezinde kullanılmayan yüzlerce dönüm boş arazi var. Bunlar otel tesisi bölgesi ilan edilerek çok değil ilk başta 500-1000 yataklı kapasiteyi karşılayacak kadar oteller yapılması halinde konaklama ihtiyacı çözüm bulabilir.
Konaklama isteyen yüzlerce gezgin otel olmayınca bu doğal güzellikten çok kısa süre faydalanabiliyor. Akşam olunca dönmek zorunda kalıyor.
Bu iki belirttiğim yatırımlar gerçekleşirse, Salda Kayak Merkezi de gelişir, Yeşilova ilçesi de ülkemizin önde gelen turizm beldeleri olduğu gibi geceleri uyumayan bir turizm merkezi haline gelir. Yeşilova halkı da turizme ve turiste uzak bir halk değil.
Yeter ki yatırım yapılması için yatırımcının, girişimcinin önü açılsın, teşvik edilsin. Gerisi gelir. Biraz bu konuda il olarak elimizi taşın altına koymalıyız.
Bir sonraki yazımda görüşmek üzere hoşçakalın…
