Bağımsız Burdur Milletvekili H. Hami Yıldırım, Bucak’taki bir yerel haber sitesiyle ilgili yanıt niteliğinde yazılı açıklamada bulundu.
Milletvekili H. Hami Yıldırım;
Kıymetli Hemşehrilerim,
Hepiniz biliyor ve görüyorsunuz ki ben, yerel basında hakkımda çıkan eleştirel yazılara pek cevap vermiyorum. Çünkü farklı düşünmek onların da hakkıdır elbette. Hatta bunu olayları sorgulamak amacıyla yapıyorlarsa, görevleridir de. Olayları benim gibi değerlendirmek zorunda değillerdir. Neticede halk beni de görüyor, yazılanları da.
Bugün bu düşüncelerim değişmiş değil. Ancak bazen, kendimi savunmak adına değil de, belki hak etmediğim kadar bana güvenen, değer veren, bu adam doğrunun yanında olur diyen hemşehrilerim adına, cevap verme zarureti doğuyor.
20 Ocak 2014 akşamı Burdur Serenler Otel’de bir Kamu Kuruluşumuzun programına katılmıştım. Programdan ayrıldıktan sonra Bucak’taki yerel bir haber sitesinde, katıldığım program sırasında ben plaket verirken Ak Parti İl Başkan Vekilinin de aralarında bulunduğu birkaç kişi tarafından yuhalandığım ve protesto edildiğim haberi yer almıştı. Ben de bu haber üzerine, “uydurma ve talimatla haber yapmakla tanınan bir yerel haber sitesi, akşam katıldığım bir programda, Ak Parti teşkilatından birkaç kişi tarafından ben plaket verirken “yuhalanarak tepki gösterildiği” haberini yazmış. Herhalde bu insanlar bu tepkilerini “ima” ile göstermişler. Ya da patronlarının talimatını uygulamaya çalışan bu zavallılar benim ve kimsenin görmediği bir köşede bunu yapmışlar. Kula kul olmak insanları ne hallere sokuyor.” ifadelerinin yer aldığı bir tweet mesajı atmıştım.
Dün bu mesaja dair söz konusu internet sitesinden bir cevap geldi; “uydurma ve talimatla haber yapmakla tanınan” ifadesinden çok alındıkları anlaşılıyor.
Ben o gün söylediğim şeylerin arkasındayım ve kelimesi kelimesine hepsi doğrudur. Şöyle ki:
Öncelikle, ben o akşam yapıldığı iddia edilen protestoyu ya “ima ile” veya “benim ve kimsenin görmediği bir köşede” yapmışlar demiştim. Başka yerel haber sitelerinde geçen konuyla ilgili haberlerden de anlaşılıyor ki, bunlar protesto etmeye kalkışmışlar ama yakınlarında oturanlar dışında kimse pek fark etmemiş. Bunu ne ben, ne de sanıyorum benim oturduğum masadakiler fark etti. O zaman, benim protestoya dair yaptığım açıklama doğru mu, yanlış mı? Doğru olduğu çok açık değil mi?
İkincisi, söz konusu internet sitesi, “biz sizin bu yalanlamalarınıza birçok kez şahit olmuştuk… Bucak Devlet Hastanesi yapılmayacak şeklindeki söyleminizi haber yaptığımızda da yalanlama yoluna giderek güya bizim gerçek dışı haber yaptığımızı ima ettiniz…” diye bir savunma yapmış ve aslında yazdıkları haberin doğru, ama benim doğruyu yalanlamaya çalıştığımı iddia etmiş. Şimdi ben bunun neresini düzelteyim? Önce, konuyla ilgili daha önce bir açıklama yaptığım halde aynı çarpıtmayı yine yapıyorlar. O günlerde, hastane konusunda hemen her hafta yaptığım açıklamaları görmezden gelip de, benimle karşılaştıkları anda tekrar “hastane yapılmayacakmış, bu konuda siz ne diyorsunuz?” diye sorunca, “o kadar açıklama yapıyorum, sen de bunları biliyorsun, ama yine de böyle soruyorsun” manasına gelen bir tepki verdim ve mizahi bir üslupla “hastane yapılmayacak kardeşim” dedim. Şimdi, bütün o anda etrafımızda olan herkes bununla benim neyi kastettiğimi anladı, ama bir tek bu yerel internet sitesi sahibi farklı anladı. E insan, bazen konuşurken boş bulunup, söz konusu kişi gibi insanların da diğer insanlar kadar zekâya sahip olduğunu varsayabiliyor! Demek ki bundan sonra, kinaye veya espri yaparken muhatabın zekâ seviyesini de gözetmek gerekiyormuş.
Söz konusu haber sitesinin uzun zamandır uydurma ve talimatla haber yaptığını Bucak’ta bilmeyen, görmeyen kaldı mı bilmiyorum. Eğer hala anlamayan varsa, istifa öncesi, iktidarın dershaneler ve yargıya dair yanlış tutumu karşısındaki açıklamalarım üzerine, bu internet sitesinde hakkımda çıkan yazılara bakmak yeterli. Aslında aleyhimde çıkan bu talimatlı haberlerin nasıl başladığını ben çok iyi biliyorum. Bu internet siteci ve beraber hareket ettiği kişiler, Ürkütlü’deki projelerine destek olmam için bana defalarca geldiler, ve ben her defasında bunun yanlış olduğunu söyledim (tabii ki bunun pek çok şahidi var), çünkü bu projenin nereye gidebileceği o günden belliydi. Esasen zaman beni haklı çıkardı. Neyse, projeyle ilgili ayrıntılara icap ederse girerim, konumuza döneyim. Sonra bu internet siteciler bir “başkasının” desteğini alarak bugünlere geldiler. Bu konuda bende ayrıntılı bilgiler mevcut. Talimatla haber yapmanın tek sebebi bu değil elbette, eğer ihtiyaç olursa, yeri gelince onları da açıklarım tabii ki.
Şimdi başa dönüyor ve soruyorum: “Uydurma ve talimatla haber yapmakla tanınan bir yerel haber sitesi” sözümde haklı mıyım, haksız mıyım?
Aslında, ben sizin gibi yerel internet sitesi çalıştıranların, bu, haktan yana değil de, güçten yana tutumunuzu çok görmüyorum; nihayetinde hepiniz ayakta kalma mücadelesi veriyorsunuz. Böyle zamanlarda haktan, doğrudan yana olmak kolay bir iş değildir. Hele bir de, memlekette bu kadar yolsuzluk, rüşvet, hırsızlık almış başını giderken, “anlı şanlı” köşe yazarlarının bunları komplo diye örtmeye çalışarak, nasıl kalemlerini, kalemleriyle birlikte haysiyetlerini sattıklarını görünce, bir yerel internet sitesine haksızlık etmemek lazım.
Selam ve saygılarımla.
Dr. H. Hami YILDIRIM
Burdur Bağımsız Milletvekili